“Azrail birine uğramış canını
almak üzere. Hiç ölesi yokmuş aksi gibi o kişinin de. Pazarlığa girişmiş Azrail’le:
“Hiç hazır hissetmiyorum kendimi, bugün
git sonra gel.” Azrail ne kadar “olmaz öyle şey” dediyse de ikna edememiş ölü
adayını, dedik ya hiç ölesi yokmuş zavallının. En sonunda pes etmiş Azrail, bir
sorayım demiş. Olacağı varmış, tamam denmiş, bir on yıl daha yaşamasına izin
verilmiş.
Kalan zamanını bambaşka bir görünümle geçirmek isteyen kadıncağız o sevinçle soluğu güzellik merkezinde almış. Ardından kuaför, giyim kuşam… O kadar
güzelleşmiş ki… En son uğradığı mağazadan
çıktığı an… bir araba çarpmış ve ölmüş. O hışımla Azrail’e çıkışmış: “ Hani on yıl
daha yaşayacaktım, neden döndün sözünden?” Azrail şaşırmış: Ay kız o sen miydin? O kadar değişmişsin ki
tanıyamadım.”
Bu fıkrayı bir taziyede dinlediğimi söylesem şaşırır mısınız, hem
de cenaze sahibinden, 40 kusur yıllık eşini 4-5 gün önce kaybetmiş bir teyzeden?
Sizi bilmem, ben şaşırdım. Fıkrayı anlatan hanım güler yüzlüydü, pembe çiçekli
bir elbise giymişti, pembe düz renkte bir eşarp bağlamıştı üstüne. Taziyede
görmeye alıştığımız bir giyim tarzı değildi kısacası. Kızı, babasının bayram
günü vefat etmiş olmasıyla, ölümü ve cenaze işlerini şık kıyafetlerle karşılamış
olma arasında bağ kurmuştu. Babası evde gelişigüzel kıyafetlerle
dolaşmalarından hiç hoşlanmazmış, “cenazesinde tam da onun istediği gibi çok
şıktık” diye seviniyordu. Teyze, eşinin kendisine yaptığı doğum günü
sürprizinin etkisi altındaydı hala, amca pasta göndermiş ona o gün. “Nasıl
yani?” demeyin, “Ben öldükten sonra da yengene doğum gününde pasta göndermeye
devam et” diye anlaşmış bir arkadaşıyla. Şehrin en büyük camilerinden birinde
yıllarca imamlık yapmıştı ve ardında böyle güzel bir hal üzre ölümüne mi
sevinsinler yoksa ayrılığa mı üzülsünler bilememiş bir aile bırakmıştı. Onun
hayatıyla ilgili anlatılan her şey, dolu dolu yaşanmış bir hayatı resmediyordu,
hayatı çok sevmişti anlaşılan ve bir mümin için gerekli hayat kıvamını da
yakalamıştı: Hayatı çok sevmişti, ölümü ise hayattan çok. Kur’an’a bağlandım
diyen herkese çok yaraşacak kıvam bu, nasip olsun hepimize.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder